Anlaştık...

İş yerinde kalmalar falan...
Şüphelenmeye başladım.
Aldatıyor muydu diye düşündüm.
Eve geldiğinde elbiselerini karıştırıyor, kadın saçı arıyordum.
Telefonunu alıp kurcalıyordum.
Ama bir şey bulamadım. Üzerine gittim. Zorladım.
Sonunda ağladı.

İşten uzun zamandır çıkarıldığını, taksitleri ödemek için günlük, geçici işlerde çalıştığını, evin taksitlerini ödeyemediğini söyledi.



Bir kaç defa intihar etmeye teşebbüs ettiğini ama ailesinin sefil olmaması için bundan vaz geçtiğini söyledi.
Beraber ağladık.

Ağlamakla borç ödenmiyordu.
İcra mektubu geldi.
Taksitleri epey geciktirdik.
Banka evi icra yoluyla aldı.
Bizi çıkarttı.
Eşyalarımızın bir kısmını sattık.
Diğer borcu arabayı satarak ödedik...
.
Sonra üç odalı evimize geri döndük.
Yıllarca sıkıntıdan sonra eski evimize geri döndük.
Dersimizi aldık.

Aman ha size gelip de akıl verip para vermeyenlere aldanmayın. ..

Onu al, bunu al diyen çok olacak.
Ama bir kuruş para vermezler...

Kazancınıza göre evde, kazancınıza göre arabada ve kazancınıza göre eşyada gözünüz olsun.."


devamı sonraki sayfada...
Reklamlar