20 Yıllık Araştırmanın Şok Edici Sonuçları


Ölüm süreci, tıbbi olarak kalp atışının durması ve beyne oksijen akışının kesilmesiyle tanımlanıyor. Ancak yeni araştırmalar, bu anın sandığımız gibi karanlık ve boş olmadığını ortaya koyuyor. Kalp durduktan sonraki ilk 30 saniyede bile beyinde yoğun bir aktivite gözlemleniyor. Michigan Üniversitesi’nden nörobilimciler, dört hastanın ölüm anını EEG (elektroensefalografi) ile izledi ve şaşırtıcı sonuçlara ulaştı.

Araştırmaya göre, ölüm anında insanlar genellikle huzur, hafiflik ve hatta öfori hissediyor. Endorfin hormonlarının ani salınımı, acıyı bastırıyor ve bir “barış hissi” yaratıyor. Yakın ölüm deneyimleri (YÖD) yaşayanların %10-20’si, tünel benzeri bir ışık, beden dışı deneyim veya hayatlarının en önemli anlarının hızlıca gözünün önünden geçmesini rapor ediyor. Bu deneyimler, kalp durmasından sonraki 20-30 saniye içinde gerçekleşiyor – beyin korteksinde elektrik aktivitesi olmaması gereken bir zamanda.
Palliative tıp uzmanı Dr. Kathryn Mannix, “Ölüm, doğum gibi bir süreç. Vücut yavaş yavaş yavaşlıyor, ama son dakikalarda beyin hala duyarlı kalıyor” diyor. Hastalar, çevrelerini kısmen algılayabiliyor: Dokunma ve ses alma duyuları en son kaybolanlar. Bu, sevdiklerinizin son sözlerini duyabildiğinizi gösteriyor – bilimsel olarak kanıtlanmış bir gerçek.
Reklamlar