Gençliğimin en güzel yıllarında

Gece yarısında gelen bu gülme sesi, içimde bir fırtına kopardı. Gözlerim kapıya kilitlenmiş, ayaklarım gitmekle kalmak arasında kararsızdı. İçimdeki korku ve merak, beni yavaşça merdivenlere yönlendirdi. Elimi korkuluklara sıkıca bastırarak sessizce aşağı indim. Merdivenlerden inerken ayak seslerim duyulmasın diye nefesimi bile tutuyordum. Sesler, yardımcı kadının odasından geliyordu. Gülüşmeler artık alçak sesle konuşmalara dönüşmüştü. Kapının önüne geldiğimde, kalbim deli gibi atıyordu. İçeri girmek mi, yoksa geri dönmek mi gerektiğini bilmiyordum. Ama merak ağır bastı. Kapının hafifçe aralık olduğunu fark ettim. Derin bir nefes alarak aralıktan baktım. İçeride eşim ve yardımcı kadın vardı. Eşim bir masanın başında oturmuş, elinde kağıtlar vardı. Kadın da onun karşısında, dikkatle söylediklerini dinliyordu. Eşim gülümseyerek, “Bu sürprizi bu kadar uzun süre saklamak hiç kolay olmadı. Ama her şeye değecek. Hayatımın anlamı o. O ve bebeğimiz için her şeyin en iyisini yapmak istiyorum,” dedi. Kadın da içtenlikle, “Bu kadar sevgi dolu bir eş ve baba görmek gerçekten çok güzel. Onun yerinde olmak isteyen o kadar kadın var ki… Ama belli ki o çok şanslı,” diye cevap verdi. Bu sözleri duyunca içime bir sıcaklık yayıldı. Duyduklarım, korkularımın yersiz olduğunu anlamamı sağladı. Birkaç saniye daha bekledim. Eşim masadaki kağıtları toparlayıp, kadına teşekkür etti. “Senin yardımın olmasa bu kadar detaylı düşünemezdim. O, her şeyin en güzelini hak ediyor,” dedi. Kapının önünde daha fazla kalmamaya karar verdim. Sessizce geri çekildim ve yukarı çıktım. Kalbim artık huzurla doluydu. Yanlış anlamıştım. Eşim her zamanki gibi beni ve çocuğumuzu düşünüyordu. Yatağa uzandığımda yüzümde bir gülümseme vardı. Uyuyana kadar bana yaptığı jestleri ve verdiği sözleri düşündüm.
Reklamlar