3. Stres ve Depresyon:
Kortizol nedir ve vücudumuzun neden kortizole ihtiyacı vardır? Kortizol, böbrek üstü bezleri tarafından üretilen bir horomondur. Karbonhidrat metabolizmasını ve stres tepkilerini kontrol eder. Ayrıca stresli durumlarda vücudun fazla enerji yakmasını engeller.
Kronik stres kortizol ve adrenalin hormonlarının hiç durmadan üretilmesine yol açabilir. Bu durumda kortizol hormonu vücuttaki enerjiyi yağa dönüştürerek bu yağı depolamaya başlar. Bu durumda da aşırı kilo almaya başlarsınız.
4. İnsülinoma:
İnsülinoma, kandaki şeker miktarının hızlı bir şekilde düşmesine ve hipogliseminin ortaya çıkmasına yol açar. Hipoglisemi ise yoğun açlık hissine yol açar ve vücudumuz glikoz seviyesine takviye yapmaya çalışır.
Eğer bir kişi hipoglisemi ortaya çıktığında yemek yemezse, titreme, taşikardi, konuşma ve davranış bozuklukları gibi belirtiler ile karşılaşabilir, hatta baygınlık bile geçirebilir. Hipoglisemik nöbetler gerçekten çok sıkıntılı durumlardır, bu yüzden hipoglisemi vücutta ortaya çıktığı andan itibaren vücut açlık için sürekli bir alarm haline geçer. Sonuç olarak da kişi aşırı kilo almaya başlar. Böyle bir durumlar karşı karşıya kalırsanız bir an önce bir doktora görünmelisiniz.
5. Tip 2 Diyabet Hastalığı:
Tip 1 diyabetin aksine, Tip 2 diyabet hastalığı durumunda, pankreasın yeteri kadar insülin üretme konusunda bir problemi yoktur ancak insülin organlar tarafından kabul edilmez ve zamanla insüline karşı tolerans gösterirler. Sonuç olarak vücutta aşırı miktarda üretilen ve biriken insülin obeziteye yol açar.
Asıl tehlike ise bu hastalık uzun süre boyunca fark edilmeyebilir ve sadece kan testi ile tespit edilebilir. Normal diyabet hastalarında gözlenen aşırı susama ve sık sık idrar yapma gibi belirtiler tip 2 diyabette görülmeyebilir.
6. Prolaktinom:
Prolaktin hormonu, üremeden ve anneler için emzirmeden sorumlu bir hormondur. Aynı zamanda bebek için önemli olan besin maddelerinin taşınmasından sorumludur. Eğer hipofiz bezi çok fazla prolaktin üretirse, özellikle kadınlarda iyi huylu tümörler ortaya çıkabilir.
Prolaktinomun ana özellikleri şunlardır: Kadınlarda; doğumla alakasız ve düzensiz aralıklarla ortaya çıkan patolojik süt salgılanması, erkeklerde ise; düşük libido, ruhsal problemler, göz problemleri ve baş ağrısı. Aynı zamanda iki cinsiyet içinde göğüs ve omuzlar bölgelerinde aşırı yağ depolanması görülebilir.
7. Tiroit Yetmezliği:
Tiroit bezi ne kadar iyi çalışırsa, metabolizmamız da o kadar iyi çalışır. Tiroit hormonlarının eksikliği metabolizmamızı yavaşlatır. Yavaş metabolizma da tiroit yetmezliğine (Hipotiroidizm) yol açar. Tiroit yetmezliği ilk başta yorgunluk ile karıştırılabilir çünkü uyku sersemliği, rehavet, isteksizlik gibi belirtiler iki durumda da ortaktır.Tiroit yetmezliği konusunda oldukça dikkatli olmalıyız. Cilt kuruması, hassas ve kırılgan tırnaklar ile saçlar, anemi, bulantı ve kabızlık tiroit yetmezliğinin belirtileri olabilir. Metabolizmanız zayıfladığında bağırsaklarınız daha yavaş çalışmaya başlar ve kilo alırsınız. Eğer kilo alırken bu belirtiler ile karşılaşırsanız, diyet veya spor yapmak yerine doktora gitmeyi tercih etmelisiniz.