Eşim Vefat ettikten sonra

Oysa ne kadarda haklıydı. Belki 6-7 yıl olmuştu şahsıme yeni elbiseler almayalı. Biran yamalı eteğime baktım. Sonra daha sıkı sıkı sarıldım piyasaya satmak amacıyla götürdüğüm sebzelerime… Ertesi gün Veysel dizlerime yapıştı erken saatte. -“Arkadaşlarım tost ve meyve suyu yerlerken, gözümü onlardan alamıyorum. Ne olur biraz daha para ver anne?-” dediğinde içim sızladı maalesef daha çok paramızın olmadığını söyledim o üzüntüyle.. Veysel susup kafasını öne eğip kardeşini uyandırmaya gitti kahvaltılarını gerçekleştirmek amacıyla… 1 hafta kadar sonra ufak kızım Sare kulağıma eğilip, -” Abim okula gelmiyor anne. Evden çıktıktan sonra beni kapıdan içeri bırakıyor. Ben şahsım giriyorum okula. Okuldan çıktığımda da geç geliyor beni eve bırakıyor. Ve kendisi gene dönüyor.. Bir haftadır bu tür yapıyor-” dediğinde, sinirden aklım başımdan gitmişti. Sinirle dışarıda oynayan Veysel’in yanına gitmiş. Kulağını öyle çekmiş ve bağırmaya başlamıştım ki, çocuk korku ve can acısıyla ağlamaya başlamıştı. -“Ben siz okuyun adam olun diye uğraşayım. Sen okuldan kaç öylemi? Gebertirim seni… Bir daha katiyen okula gitmemezlik yapmayacaksın anladın mı? -” diye bağırdığımda ise, gözyaşlarıyla kafasını sallamıştı.Ertesi sabah kardeşinin elinden tutmuş, ve okula doğru giderken, ben arkasından kızgın bir durumda bakarken, -” Affet annecim. Seni hiç ama hiç üzmek istemiyorum – “dedi. Ancak bir hafta sonra oğlum Veyselin iyice zayıfladığını farkediyordum, bir hayli endişelenmiştim. Yüzünün rengi de pek iyi değildi. İçi gitmişti. Ama hastaneye götürecek param olmadığı içersinde evde kendi bildiğim yollarla tedavi etmek istemiştim oğlumu.1 hafta kadar sonra ise öyle durgunlaşmıştı ki Veysel. Bir sabah evden çıkarken pek bir halsiz ve rengi benzi sapsarı bir durumda, bana sarıldı gülümseyerek. Ve kardeşinin elini tutup, okula gidene kadar arkasını gene gene dönüp devamlı bana gülümsedi.
Reklamlar